Kurtarma uzmanı David Mearns: Titan denizaltısının arka tarafının ve iniş kısmının bulunduğuna dair bir mesaj aldığını belirtti.
“Enkaz alanı bulunması, en kötü senaryoya, patlamaya işaret ediyor.
Tek teselli hemen olmuş olması.. Milisaniyeler içinde içerdekiler ne olduğunu bile anlamamışlardır.”
Peki Bu kadar teknolojik ve titanyum ve karbondan yapılan bir geminin bu kadar basınç altında parçalanırken bu kadar derinliğin 2 katı daha derinlikte yaşayan deniz canlılarına ev sahibi olabiliyor?
Öncelikle derin su canlılarının yapılarının %90 su olduğu ve iç anatomilerinde hiç hava bulunmadığı bilinmektedir. Çoğunluğu sudan oluşan canlıların su basıncı karşısında herhangi bir sorun yaşamaması da bu yüzdendir. Yani su, suyu ezemez ve ya bastıramaz.
Bu yüzdendir ki, yumuşak gövdeli canlılar, deniz anaları bu kadar basınçlı yerlerde ve az oksijenli sularda çok rahat yaşayabilmektedirler.
Peki oksiJen sentezlenirken bu yüksek basınçtan etkilenmemeleri nasıl olmaktadır?
(TMAO) yani Trimethylamine-oxide oksijen sentezlenirken hidrojen bağları bozarak daha az kararlı hale gelmesine ve su moleküllerinin genel ağının sıkıştırmasına yarar. Bir çeşit su kalkanı diyebiliriz. böylelikle Oksijen etrafında kararlı bir ağ oluşturarak yüksek basınca karşı koruma elde etmiş olur.
Japon ve Avustralyalı araştırmacılar, dünyanın en derin okyanus çukurlarına yapılan bir keşif gezisi sırasında 8.336 metre derinlikte bir Pseudoliparis salyangoz balığı görüntüledi. Bu, ekip tarafından 2017 yılında yapılan önceki kayıttan 158 metre daha derinde ve tüm balıklar için neredeyse derinlik sınırına yakındır.
